ANA GİRİŞ SAYFASI İLMİHAL KONULARI İLETİŞİM & ULAŞIM BİLĞİ VE GÖRÜŞ İÇİN E - MAİL
 
 
  TÜRKLER, NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU ? İLGİLİ AYET VE HADİSLER
Eklenme : 23.03.2024
Okunma : 588

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI,

     YAHUDİ VE HRİSTİYANA DOST,  MÜSLÜMANA DÜŞMAN ARAPLAR NENİR ?

     MÜSLÜMAN SEVGİSİ, SAYGISI, HOŞGÖRÜSÜ, DOSTLUĞU NEDİR ?

,

     İslam Dininin Sahibi, Allah Zül Celal ve Allah Rasulu Muhammed Aleyhisselamdır,

İslam Dininin Olmazsa Olmazları, Asli Hükmiyetleri, Allah Zül Celalin Ayetleri ve Allah Rasulunun Hadisleridir,

İslam Dininin, Olmazsa Olmazlarını, Ondan Bundan değil,

İslam Dinini Sahibinden, Allah Zül Celal ve Allah Rasulunden Öğrenin,

 

     İslam Dininin İnancını, İman Etmiş olma şartlarını İbadetlerini ve gereklerini, Tam ve Doğru olarak öğrenmezseniz,

Öğrenmek istemezseniz, Öğrenmeden Yaşarsanız,

Bence diyerek, Yaşadığınızın, Doğru İnanç, İman ve İbadet olduğuna inanır ve yaşarsınız,

Buda Sizi, Sapıklaşmaktan ve Sapıklıktan başka bir yere götürmez, götüremez,

 

     İSLAM DİNİNİ ANLAYIP YAŞAMAK                 BAKARA SURESİ AYET 245

“ Her Kim Mümin bir Müslümandırki, Allah Zül Celale Güzel bir Borç versinde,

Allah Zül Celal Ona, Mükafatları ile, Kat Be Kat geri Ödesin,”der

 

     İSLAM DİNİNİ ANLAYIP YAŞAMAK                 RAMUZ EL HADİS HADİS No C/2 S/198 H/6

  Sahabeden Enes Bin Malik (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Her Kim Müslüman, İslam Dinini Tefekkuh etmekle, İslam Dinin Özünü, İcabatını, Hükmiyetini öğrenmekle ve

Üzerinde Düşünmekle Mükelleftir ve Her Müslümanın Allah Zül Celale Borcudur, “ dedi der,

 

     İSLAM DİNİNİ ANLAYIP YAŞAMAK                 CAMİUSSAGIR HADİS No 2119

  Sahabeden Enes Bin Malik (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ İslam Dininin En Hayırlı İbadeti, İlk önce, İslam Dininin Gereklerini, Olmazsa Olmazlarını Öğrenmektir,”dedi der,

 

     İSLAM DİNİNİ ANLAYIP YAŞAMAK                 RAMUZEL HADİS No C/3 S/254 H/3

  Sahabeden Ebu Hureyre (ra) anlatıyor, Allah Rasûlu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Allah Zül Celalin Ayetlerinden, Allahın Rasulu olan Benim Sözlerimden, Hadislerimden,

Sünnetlerimden, hiç olmazsa, İbadetlerinizin ve Amelinizin Doğru olup olmadığını anlayacak kadar,

Hakiki İslam Dininin Yolunu bulacak kadar, Amelinizin, Çalışmanızın karşılığındaki Durumunuzun,

İslam Dini Hükümlerinde Yerinizin en az Ne olduğu hakkında, kendi yerinizi bulacak kadar öğrenin,

Heyet ilminden de, Kara ve Deniz karanlıklarında, Yolunuzu bulacak kadar öğrenin,” dedi der,

 

     İSLAM DİNİNİ ANLAYIP YAŞAMAK                İBNİ MACE HADİS No 54

   Sahabeden Abdullah Bin Amr (ra) anlatıyor, Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Dini İlimlerin ve Beşeri İlimlerin Asli Kaynağı Üç tür,

Birincisi,          Amel edilmesi Olmazsa Olmaz Şart olan Ayetler,

İkincisi,            Amel edilmesi Olmazsa Olmaz Şart olan Sünnetlerimdir,

                        Bunlar, Bilmeniz Şart olan İlimlerdir,  Amel edilmesi olmazsa olmaz olan Farizalardır,

Üçüncüsü,      Ayetlerden ve Sözlerimden Hadislerimden çıkarılacak İlimlerdir,

                        Bu İlimlerin dışında kalan, Bilgilerin Bilinmesi, Amel edilmesi, İbadet edilmesi olmayan,

                        Kıssalar, Hikayeler, Cedellerdir, Öğrenilmesi Zaruri değildir, Olmazsa Olmaz değildir,” dedi der,

 

     İSLAM DİNİNİ ANLAYIP YAŞAMAK                 DARİMİ HADİS No 655

  Sahabeden Enes Bin Malik (ra) anlatıyor, Allah Rasûlu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Kur'anı anlamaya çalışmadan okumakla,  Kur'an okunmuş olmaz,

Sözlerimi, Hadislerimi, Sünnetlerimi anlamaya yaşamaya çalışmadan sadece Nakletmekle ilim olmaz,

İman ve Amel, Kur'anı Kerimi, Sözlerimi, Hadislerimi ve Sünnetlerimi anlamaya çalışmakla, yaşamaya çalışmakla,

yaşatmaya çalışmakla, İlim ve Hidayetle anlayışla olur “ dedi der,

 

     İSLAM DİNİNİ ANLAYIP YAŞAMAK                ALİ İMRAN SURESİ AYET 19

“ Mutlakki, Allah Katında Kabul edilecek olan Din, İslam Dinidir,” der,

 

     İSLAM DİNİNİ ANLAYIP YAŞAMAK                MAİDE SURESİ AYET 3

“ Allah Zül Celal,”  Size Din olarak İslam Dinini Beğendim ve Seçtim, Size Dininizi tamamladım, “ der,

 

     İSLAN DİNİNİ ANLAYIP YAŞAMAK                 ZÜMER SURESİ AYET 11

“ Rasulum Deki, Dininizi, Allah Zül Celale Halis kılarak, ( başka şeyleri karıştırmayarak )

İman ve İbadet Etmekle Emrolundunuz,”der,

 

     İSLAN DİNİNİ ANLAYIP YAŞAMAK                 ZÜMER SURESİ AYET 2

“ Mutlak ki Biz Size, Kitabınız, Kuranı Kerimi, İslam Dinini, Rasulum ile Hak olarak indirdik,

Onun için, Dininiz, Allah ve Rasulunun Dini oluncaya kadar,

Dininizi Allaha ve Rasulune Halis Kılınız, Sadece ve Sadece Allaha ve Rasulune Tahsis ediniz,” der,

 

     İSLAN DİNİNİ ANLAYIP YAŞAMAK                 ZÜMER SURESİ AYET 3

“ Mutlak bilinizki, İslam Dini, Halis Din, Ancak ve Mutlak,  Allah Zül Celalin ve Rasulunun Dinidir,

Veliler, Evliyalar, Tarikat diyerek, Dinde İhtilaflar, çekişmeler, ayrışmalar çıkarma Dini değildir,

  Veliler, Evliyalar, Tarikat diyerek, Dinde İhtilaf, çekişme, ayrışmalar çıkaranlar,

Biz bu Velilere, Evliyalara, Tarikatlara, bizi Allah'a daha çok yaklaştırsın diye tabi oluyoruz derler Ya,

Allah Zül Celal, Dinine ihtilâf Sokanlara, Nifak Sokanlara hükmünü verdiği zaman onlarda, sizde göreceksiniz,” der,

 

     İSLAM DİNİNİ ANLAYIP YAŞAMAK                 CAMİUL AHLAKIR HADİS No C1 H196

  Sahabeden İbni Şirin (ra) anlatıyor, Allah Rasûlu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Sözlerim, Hadislerim konusunda Allah Zül Celalden Korkun,

Allah Zül Celalin Ayetlerindeki, Benim Sözlerimi, Hadislerimi, Kimden aldığınıza Azami Dikkat ediniz,

Ayetlerdeki, Sözlerimdeki Anlamların, Hükümlerin açıklamalarını Kimden aldığınıza Azami Dikkat ediniz,

Ayetlerdeki, Sözlerimdeki Anlamları, Hükümleri, Anlamları Daraltmadıklarına, Azami Dikkat ediniz,

Zira Ayetler ve Sözlerim, SİZİN DİNİNİZ dir,” dedi der,

 

     İSLAN DİNİNİ ANLAYIP YAŞAMAK                 ENFAL SURESİ AYET 39

“ Dininiz Tamamıyla, Allah ve Rasulunun Dini oluncaya kadar,

Dininize Fitne Sokanlarla ve Fitne sokanların Fitneleri Yok oluncaya kadar, Mücadele edin, Savaşın,” der,

 

     Yani, İslam Dinini, Ruhbanlık Cemaati Dini yaparak değil, Şeyhlik, Müritlik Dini değil,

İslam Dinini, Dedeler, Babalar, Bacılar, Pirler Dini değil, Sema veya Semah Fokloru Dini değil,

İslam Dinini, İlahi, Gazel, Kaside, Mevlid, Naat, Şiir, Değiş, Türkü okuma Dini değil,

İslam Dinini, Masal, Hikaye, Kıssa, Menkıbe anlatımıyla İroni Dini değil, Afyon gibi anlatımla Uyuşturma Dini değil,

İslam Dinini, Hanefilere göre şöyle, Şafilere göre şöyle diyerek, İslam Dinini, Mezheplere uydurulmuş,

                        Mezheplere yapıştırılmış, Birbirinin Tam Zıddı olan Fetvalarla, Mezhep Fetvaları Dini değil,

İslam Dinini, Peygamberimizin Mezhebi hangisiydi dedirten Mezhepçilikle, Mezhep Dini değil,

İslam Dinini, Peygamberimizin Tarikatı hangisiydi dedirten Tarikatçılıkla, Tarikat Dini değil,

İslam Dinini, Onun Bunun Söylediklerine göre, Onun Bunun Fetva verdiklerine göre, Fetva Dini değil,

     Dinayet, Diş İşleri Yüksek Kurulu, Yüksek Atma Dini değil, Güzel Kuran Okuma diyerek, TEGANNİ Dini değil,

     Bence Diyerek, Kendi Fikrini, Allah Zül Celale ve Rasulune, Şirk koşmuş olmakla, Şirk Dini Değil,

     Entel Dantel Sosyete İlahiyat Profları Dini değil, İslamcı Yazar Dini değil,

     Yahudiler ve Hristiyanlar gibi Sadece ve Sadece İlahi söylemek, Dua yapmak ile, İlahi ile Dua Dini değil,

     Pornfösör Adnan Oktar ve Hayasız Kediciklerinden, Hayasızlık ve İffetsizlikle, İffetsizlik ve Hayasızlık Dini değil,

     İslam Dininden Nefret ettirmek için kurulmuş olan teşkilatlar, Işıd, Hizbul Vahşi, Hizbul Tahrir, Elkaide Dini değil,

 

     İslam Dinini, Allah Zül Celale Miraç ile, Tamamen Allah Zül Celalin Kitabı Kuranı Kerim Ayetlerinde Emrettiği,

Allah Rasulunun Hadislerinde Bildirdiği ve Sünnetlerinde gösterdiği Din, Allah ve Rasulunun Dini oluncaya kadar,

     İslam Dininin Doğrusunu, Allah Zül Celalin Kitabı Kuranı Kerim Ayetlerinden, Allah Rasulunun Sözlerinden,

Hadislerinden, Sünnetinden Öğrenip, Nefislerinizle yapmakla, Doğru olanı Helal olanı yapmakla,

Yanlış olandan, Haram olandan sakınıp kaçınmakla, yapmamakla, Evladlarınıza ve Başkalarına anlatıp Öğretmekle,

Dillerinizle, Doğrusunu söyleyip Yanlışı terk ettirmeye çalışmakla,

Allah Zül Celale, Allahın ve Rasulunun bildirdiği gibi Canla Başla, Gayretle Cehd ederek, ibadet ediniz der,

 

     İSLAN DİNİNİ ANLAYIP YAŞAMAK                 METEALİBUL ALİYE HADİS No 2908

  Sahabeden İbni Abbas (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Allah Zül Celal, her hak sahibine Muhakkak hakkını vermiştir,

Muhakkak ki Allah Zül Celal Farzlar kıldı, Sünnetler koydu, Hadler, Sınırlar ve Cezalar Çizdi,

Helal ve Haramları ayırdı, İslamın Şeriatını koydu, geniş ve kapsamlı kıldı, dar kılmadı,” dedi der

 

     İSLAN DİNİNİ ANLAYIP YAŞAMAK                 TİRMİZİ HADİS No 2413 

  Sahabeden Ebu Cuhayfe (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Senin Üzerinde, Rabbinin Hakkı vardır, Kendi Kendinin Hakkı vardır, Eşinin, Ailenin Hakkı vardır,

Misafirinin Hakkı vardır, Her Hak Sahibine Hakkını vermekle Mükellef ve Sorumlusunuz, “ dedi der,

 

     İSLAN DİNİNİ ANLAYIP YAŞAMAK                 CİN SURESİ AYET 14 ve 15

“ Doğrusu, Sizden, Haksız olan Müslümanlarda var, Bizlerden yana olan Müslümanlarda var,

Mutlakki Mümin Müslüman Olanlar, İşte Doğru yolu, Allah Zül Celalin ve Rasulunun Yolunu Bulanlardır,”

“ Allah Zül Celalin ve Rasulunun Doğru yolundan çıkanlar, Cehenneme Odun olacaklardır,”der 

 

     İSLAN DİNİNİ ANLAYIP YAŞAMAK                 TALAK SURESİ AYET 1

“ İşte Bunlar Allah Zül Celalin Sizin için Kıldığı Hudutlarıdır, Sınırlarıdır,

Her Kim ki Allah Zül Celalin Hudutlarını, Sınırlarını aşmaya kalkarsa, ancak ve Mutlak Kendine Zulmetmiş olur,

İnkarcılardan Kafirlerden Sapıklardan, Sapıtmışlardan, Sapkınlardan olmuş olur,”der, 

 

     İslam Dini ve Kuranı Kerim anlatılıyor, Anlatımın içinde Ayet Hükmiyeti YOK !!!

İslam Dini ve Kuran anlatılıyor, Allah Rasulunun, Nasıl anlattığı YOK !!!  Anlatımın içinde Hadis Hükmiyeti YOK !!!

İslam Dini anlatılıyor, Anlatımın içinde, İSLAMIN EDEP, HAYÂ ve İFFET konuları, Ayet ve Hadis Hükmiyeti YOK !!!

Sevgi, Saygı Hoşgörü anlatılıyor, Anlatımın içinde Ayet ve Hadis Hükmiyeti YOK !!!

 

     Güya İslam Dinini Anlatıyorlar, Sadece ve sadece

İslamın Tarihi ve Muhterem Zaatlar Menkıbeleri, Kerametleri anlatılıyor,

İslam Dini diyerek, Sadece ve sadece etrafında, Tarihinde, Sahabe ve Muhterem Zaatlar Menkıbelerinde,

Kıssalarında dolaşmayın, İslam Dininin içine, Olmazsa olmaz Amellerine giriniz,

     Zira, YEVMİ MAHŞER HESABIN da,  İslamın etrafında dolaşmaktan değil, Muhterem Zaatlar Kerametlerinden,

Kıssalardan, Hikayelerden, Masallardan sorulacak değil, İslamın Tarihinden sorulacak değil,

 

     İslam Dininin, İman Etmiş olma Şartlarından,                                        SORGULANACAKSINIZ,

     İslam Dininin, Olmazsa Olmaz Amellerini yapıp yapmadığınızdan,      SORGULANACAKSINIZ,

     İslam Dininin, Olmaması Gerekenlerinden,                                           SORGULANACAKSINIZ,

 

     Yani, Mahşerde, İlk Önce, İmanınızın Olup Olmadığından Sorgulanacaksınız,

sonra, İmanınızın Olmazsa Olmaz Şartlarını, Yerine getirip getirmediğinizden Sorgulanacaksınız,

sonra, İbadetlerinizi yapıp yapmadığınızdan ve Eksikliklerinden Sorgulanacaksınız,

 

     Zira, İslam Dinine İman Etmiş olmanızı, Yapmanız Şart olan Olmasa Olmaz Amellerini,

Yapmamanız Şart olan Olmazları, İslam Dininin Sahibine,

Allah Zül Celale ve Rasulune İspat etmek Zorundasınız, !!!

Hiç, İmanınızı ve Amellerinizi, Sahibine İspat etmeyi Düşündünüzmü ? !!!


     DÜŞÜNMEK, FELSEFELİ ve MANTIKLI OLMAK        İNSAN SURESİ AYET 2

“ İnsanı İmtihan etmek için, Gören ve İşiten Düşünen olarak Yarattım, “ der,

 

     DÜŞÜNMEK, FELSEFELİ ve MANTIKLI OLMAK        HUUD SURESİ AYET 7

“ Allah Sizi Yarattım ki, Hanginizin Daha Güzel işler yapacağı hakkında denenmektesiniz,  “ der,

 

     DÜŞÜNMEK, FELSEFELİ ve MANTIKLI OLMAK        ZÜMER SURESİ AYET 7

“ Şüphesiz, Allah Zül Celal, Sizin Namazınıza, İbadetinize Muhtaç değildir “ der,

 

     DÜŞÜNMEK, FELSEFELİ ve MANTIKLI OLMAK        FATIR SURESİ AYET 15

“ Ey İnsanlar, Siz Allah Zül Celale Muhtaçsınız,” der, 

 

     DÜŞÜNMEK, FELSEFELİ ve MANTIKLI OLMAK        RAAD SURESİ AYET 19

“ Rabbinden, Sana İndirilenin, Hak olduğunu bilen ve kabul eden kimse ile,

Hak olduğunu, İnkar eden kabul etmeyen kimse bir olurmu ? 

Bunu, Ancak Akılı Selim Sahipleri Düşünür ve Anlar “ der,

 

     DÜŞÜNMEK, FELSEFELİ ve MANTIKLI OLMAK        HUUD SURESİ AYET 24 ve 30

“ Gören, İşiten, Duyan, Gördüğü, İşittiği, Duyduğunun üzerinde Düşünenlerle,

Fasık Kör Olanlar, Baktığı halde görmeyenler, Görmek istemeyenler,

Fasık Sağır olanlar, İşittiği halde Duymayanlar, Duymak istemeyenler Bir ve Eşit olumu, ? 

Haala Düşünmeyecekmisiniz ? Siz Hiç Düşünmeyecekmisiniz ? ”  diye soruyor,

 

     DÜŞÜNMEK, FELSEFELİ ve MANTIKLI OLMAK        RAMUZELHADİS HADİS No C/5 S/482 H 3

  Sahabeden Haris (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Cahil Olmaktan, Cehaletten şiddetli Fakirlik yoktur,

 Akıldan daha faydalı Zenginlik, Tefekkür ( Düşünmek ) gibi de İbadet yoktur,

Tefekkür etmeden, Düşünmeden İbadet yapmakta yoktur,

( Yani Düşünmeden yapılan bir şey, İbadet dahi olsa size bir faydası yoktur,) ” dedi der,

 

     DÜŞÜNMEK, FELSEFELİ ve MANTIKLI OLMAK        CAMİUSSAGIR HADİS No 39

  Sahabeden Ebu Hureyre (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Ey İnsanoğlu, Rabbine İtaat etki, Düşünceli ve Akıllı olasın,

Rabbine İsyan edersen, İnkarcılardan olursun, “ dedi der,

 

     DÜŞÜNMEK, FELSEFELİ ve MANTIKLI OLMAK        NİSA SURESİ AYET 82

“ Kuranı Kerimi, İslam Dinini, Haala, Gereği gibi Hiç Düşünmeyecekmisiniz, ?

 

     Şimdi, Sizin Dininiz, Kimin Dini oluyor ?  Şimdiden düşünerek okuyunuz,  

 

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      YUNUS SURESİ AYET 47

“ Mutlak Her Ümmetin, Her Kavmin Bir Peygamberi vardır, “ der,

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      SEBE SURESİ AYET 3

“ Olaki Hidayete gelmeyi kabul etsinler diye, Senden öncede uyarıcı olarak peygamberler gönderdik,”der,

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      RUUM SURESİ AYET 47

“ Andolsun ki sizden öncede Biz, nice peygamberleri kendi kavimlerine gönderdik, onlara açık deliller getirdiler,”der

 

    TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,       HİCR SURESİ AYET 10

“ Andolsun, Önceki Kavimlerin, Milletlerin Boyları içinede,

Kendi Lisanlarından olan bir Peygamber gönderdik,“der,

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      İBRAHİM SURESİ AYET 4

“ Her Kavme, Her Millete, kendi içinden seçtiğimiz bir Peygamberi, Allahın Vahyettiği Emirleri,

( Sosyal Yaşam Düzenini ) Kendi Kavminin, Kendi Milletinin Lisanı ile anlatsın ve açıklasın diye

Kendi Kavminin, Kendi Milletinin Lisanı ile gönderdik “ der.

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      FATIR SURESİ AYET 24 ve 25

“ Her Kavmin, Her Milletin, , Her Boyun, Her Kolun içinden, Mutlaka bir Peygamber gelip geçti,

Gönderdiğimiz Peygamberler, Onlara apaçık Kanıtlarla, Sayfalar halinde Allahın Vahyettiği Emirlerini

( Sosyal Yaşam düzenini ) Aydınlatıcı bir Kitapla getirdiler “ der.

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      ŞUARA SURESİ AYET 196

“ Kuranı Kerimde bildirilenler, Önceki Ümmetlerin Kitaplarında da vardı, “ der,

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      İSRA SURESİ AYET 77

“ Bu Kuranı Kerim, Senden önce gönderdiğimiz Peygamberlerinde Yasasıdır,

Bizim Kitabımızda ve Kanunlarımızda hiçbir değişiklik bulamazsın “ der.

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      EN'AM SURESİ AYET 20 ve 113

“ Bir Peygamber ve Kitap göndermediğimiz bir Kavim yoktur, Her Kavme Bir Peygamber ve Kitap ile

Kendilerinden daha sonra, Ahir Zamanda gelecek olan Son Peygamberi ve Son Kitabı bildirdik,

Ahir Zamanda gelecek olan Son Peygamberi ve Son Kitabı, Kendi oğullarını tanır gibi, tanırlar

“ Kendilerine Bir Peygamber gönderdiğimiz ve Kitap İndirdiğimiz Topluluklar,

Kuranı Kerimin, gerçekten Rabbin tarafından indirilmiş olduğunu bilirler “ der,

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      HADİD SURESİ AYET 25

“ Andolsunki Peygamberlerimizi Çok Açık ve Net Delillerle Gönderdik,

İnsanların Adaleti yerine getirebilmeleri için Kitabı ve Ölçüleri indirdik,

İşte Bunlar, Allah Zül Celali, ve Rasulu Peygamberini, görmedikleri halde İman ve İtaat edenleri,

Allahın Rasulune Yardım edenleri Bilendir,” der,

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      HUCCURAT SURESİ AYET 13

“ Ey İnsanlar, Mutlakki İnsanı, Kadın ve Erkek olarak, ayrı ayrı Yarattım,

Bir Birinizle Tanışmanız için Sizi Ailelere, Sülalelere, Kabilelere, Milletlere, Milletlerin Boyları, gibi

Farklı Irklara ayırdım, Allah Zül Celal yanında En Hayırlı En İyi En Üstün olanlarınız, 

Allah Zül Celali ve Habibi Muhammed Aleyhisselamı En Çok Sevenleriniz ve En Çok İtaat edenlerinizdir, “ der,

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      RAAD SURESİ AYET 36

“ Kendilerine Kitab verdiklerimiz, Sana İndirdiğimiz Vahiyle, Kuranı Kerimle, Senden ve Sana indirilen

Kitap Kuranı Kerimden, Sevinçle Memnun olacaklardır, Memnuniyetle Kabul edeceklerdir,”der,

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      MAİDE SURESİ AYET 83

“ Onların, Rasulume, Hz Muhammede, İndirilen Kuranı Kerimi dinledikleri zaman,

O Kuranı Kerimin, O Rasulun, O İslam Dininin Hak olduğunu öğrenip anladıklarında,

Tanış çıktıkları Gerçek Hak tan dolayı, Allahı ve Rasulunu gerçek sevdikleri için,

Allaha ve Rasulune, İslam Dinine Olan İmanlarının Tadıyla,

Gözlerinden Yaşlar Boşalarak, Ağlaya ağlaya Hak olanı Kabul ettiklerini, İman ettiklerini göreceksin,

Onlar, Ey Rabbimiz, Biz Sana Kitabına ve Raulune, İslam Dinine İman ve İtaat ettik,

Bizi Şahitlerle Beraber İman ve İtaat edenlerden yaz diyenlerdir,” der,

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      KASAS SURESİ AYET 53

“ Onlara Kur'an okunduğu zaman derler ki,  Ona inandık, doğrusu o, Rabbimizden gelen gerçektir,

Şüphesiz biz, daha önceden de Müslüman olmuş kimseleriz diyenlerdir,” der.

 

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      KEHF SURESİ AYET 90 ve 94

“ Zülkarneyn nihayet Güneşin doğduğu tarafa yönelip En Doğuya ulaştığında,

Güneşin, Güneşe Tapan Sapıklık ve Sapkınlık yapan bir Kavmin üzerine doğduğunu gördü,”

“ Ey Zülkarneyn, Bu Kavim, Ye'cûc ve Me'cûc Kavmidir, kendilerine Sapıklık ve Sapkınlık yaptıkları gibi,

Bizim ülkemize saldırarak Sapıklık ve Sapkınlık yapıyorlar,

Senden, Bizimle Onların arasına bir Set yapmanı istiyoruz dediler,”der,

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      YASİN SURESİ AYET 8 ve 9

“ Onların, ( Yecüc ve Mecüc Halkının ) Gözleri Kısık, Başları Kibirli Kalkıktır,”

“Onlar, ( Yecüc ve Mecüc Halkı ) Mutlak Hak olanı görmezlikten geldiler,

Bizde Onların, ( Yecüc ve Mecüc Halkının ) Önlerinden bir Set, Arkalarından bir Set Çektik, Onları Sardık,” der

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      ENBİYA SURESİ AYET 96 ve 97

“ Nihayet, Ye”cüc ve Me”cüc ün Seddi açıldığı zamanki, Geçek Vaat yaklaşmıştır,”

“ O Vakte kadar İman etmemiş olanlar, Kafirler, 

Eyvah Bizlere, Biz Gerçekten Gaflet, Dalalet, Sapıklık ve Sapkınlık içindeymişiz, Diyeceksiniz, ” der,  

 

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      NİSA SURESİ AYET 126

“ Göklerin ve Yerin Rabbi Allah Zül Celaldir, Allah Zül Celal Her şeyi Kuşatandır,” der,  

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      ENAM SURESİ AYET 1 ve 3

“ Gökleri ve Yerleri Yaratan, Mutlak Hamd ve İzzet Sahibi olan Allah Zül Celaldir,” 

“ Göklerinde, Yerlerinde Rabbi, Mutlak Tek olan Allah Zül Celaldir,” der,

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      ENAM SURESİ AYET 79

“ Gökleri ve Yerleri, Yoktan Var eden, Allah Zül Celale ve dahi Allah Zül Celale Aracı kılmadan,

Hanif olarak, Yüzümü Allah Zül Celale çevirdim deyiniz,”der 

 

     TÜRKLER NEDEN ve NASIL MÜSLÜMAN OLDU,      FUSSILET SURESİ AYET 37

“ Gece ve Gündüz, Güneş ve Ay O'nun Ayetlerindendir, Lakin Güneşe ve Aya secde etmeyin,

Şayet Kulluğunu yapan, yerine getiren Kimseler iseniz, Secdelerinizi, İbadetlerinizi,

Güneşin, Ayın yaratıcısı ve Rabbi olan Allah Zül Celale Secde ediniz İbadet ediniz,” der,

 

     Yukarıdaki Ayet ve Hadislerden, Türk Milletinin içinden seçtiği ve Biz Türklere gönderdiği bir Peygamberle,

Hak, Adalet, Hukuk ve Sosyal yaşam biçimi olan Allahın Vahiy Emirlerini ve

Bütün Kainatın En Son Peygamberi ve En Son Kitabının Ahir zamanda geleceğini,

Ahir Zaman Peygamberinin ve Kitabının geldiğinde, Ahir Zaman Peygamberine ve Kitabına İman etmelerini,

kendi Lisanımızla Tebliğ etmiş, bildirmiş olduğu gayet net bir şekilde anlaşılmaktadır,

 

     Tarihcilerin büyük bir yalanı ve yanlışı, yanlış bir nitelendirmesi ile saçma sapan ifade ettikleri olan Tarih, !!!

Tarihciler, TÜRK lerin, İslam Dinine girmezden önce, Şamanizm dinine tabi oldukları söylerler,

Yani Güneşe taptıkları söylerler, ya !!!

     Tarihciler “ Türkler Gök Tanrısına, Yer Tanrısına, Güneş Tanrısına taparlardı,” ifadelerini doğru takip ediniz,

doğru anlayınız, Zira Kuranı Kerim Ayetlerinin, Allah Rasulu Hz Muhammedin ifade ettiği gibi,

Güneşi Yaratanda, Gökleri Yaratanda, Yeri yaratanda, Alemlerin Rabbi olan TANRI,  ALLAHTIR,

     Türkler, Ne Şamanizim gibi Tarihcilerin uydurduğu Saçma bir Dine tabi idiler, nede Güneşe tapıyorlardı,

Türkler Kendilerine gelen Peygamberin, Allahın Dinini Tebliğ etmesi ile,

Allahın Yaratmış olduğu Güneşin Rabbine, Göğün Rabbine, Yerin Rabbine, Tapıyorlardı İbadet ediyorlardı,

     İslam öncesi Türklerin, Gök Tanrısına, Yer Tanrısına, Güneş Tanrısına tapmaları, Samanizim değil,

Kendilerine gönderilmiş olan Dinin, İslam Dinindeki Mukaddesatla değerlerle aynen olmasıdır,  

 

     TÜRK ' lüğün bilinen Tarihi incelendiğinde, İslam Dinindeki Vasıfların tamamının,

Türklüğün özünde mevcut olduğu görülür,

     Tarihte Müslüman Araplarla Çinliler arasında olan TALES savaşında, Çinliler karşısında

Zayıf ve Az bir kuvvette kalan Müslüman Arablara, Türklerin Çinlilere karşı yardım etmesi ile,

Müslüman Arablarla tanışan Türkler, Müslüman Arabların, İslam Dinini Türklere Tanıtması üzerine,

İslam Dinini Tebliğ etmesi üzerine, Türk ' ler, Bu Tebliğ üzere, Kuranı Kerimi gördükleri ve

Hz. Muhammedi tanıdıkları ve İslam Dinini İnceledikleri ve Kendilerinde bulunan bilgilerle

İslam Dinindeki Mukaddesatın, değerlerin aynı temelde olduğunu gördükleri anda  İSLAM DİNİNİ kabul etmişlerdir.

 

     TÜRK' LER , Arablar Müslüman olduğu için veya Arablara özendiği için Müslüman değildir,

Türklerin, İslam Dinini kabul etmesi ve İslam Dinini yaşayış şekli,

 Arabların etkisi altında kalması veya Arab, İran ve Afgan Mollalarına özenmesi değildir.

Türkler, Hanefi olduğu için Müslüman değildir, Zira, İslam Dini Arab Dini değildir. Hanefi Dini değildir,

Bir Mezhep Dini değildir, Türklerin, İslam Dinini yaşayış şeklinin, Arablarla, İranla, Hamas ve Afgan Mollaları ve

diğer Rejimlerle, Mezheplerle karşılaştırılmasının manası nedir ? Bu açıkca Provakatörlük çıkarmak değilde, nedir ?

 

     TÜRK'LER : İslam Dininin asli kaynağı Kuran Ayetlerinin ve İslam Dininin Peygamberi

Hz.Muhammedin Hadislerinin Tüm insanlığa hitap ettiği gereğince ve şekille Müslümandır,

Kuranı Kerim Ayetleri ve İslam Dininin Peygamberi Hz.Muhammedin Hadisleri Arabcadır,

Fakat kesinlikle Arab sözü değildir. Senin, Benim ve Kainatın Yaratıcısı ve Sahibi olan Cenabı Allahın Sözleridir,

Bütün İnsanlığa En son Din ve Kitap olarak indirilen Kuranı Kerim Lisanının Seçimi,

İslam Dininin sahibi olan Cenabı Hakka aittir, Lisanın seçimi hiçbir insanın keyfiyetinde olamaz,

Tüm İnsanlığa indirilen bir Kitap ise, Mantık olarak Tek Lisan üzere olur,

 

     Bütün Dünya Milletlerine, En Son Kitap olarak Allah tarafından Hz. Muhammede indirilen

Kuranı Kerimin pek çok Ayetinde, Arabca olduğu, Arabca indirildiği,

“ Anlayasınız diye, Kuranı Arabca olarak İndirdik “ Ayeti ile belirtilmektedir,

Allahın İndirdiği, Vahyettiği Kitabın Lisanını seçmek, hiçbir insanın veya Zümrenin keyfiyetinde değildir, Olamaz,

Allah tarafından indirilen, Vahyedilen İlahi Kitablarda olduğu gibi, Kuranı Kerim Lisanının seçimi,

Kuranı Kerimin Sahibi olan Allahın seçimidir.

 

     Bütün Dünya Milletlerine en son Kitab olarak indirilen bir Kitabın Lisanı ise, Mantık olarak Tek Lisan üzere olur.

Kuranı Kerim Ayetlerini ve İslam Dininin Peygamberi Hz.Muhammedin Hadislerini, anlamak, anlatmak,

öğrenmek, öğretmek ve yaşamak isteyen, dilerse : Arabcayı ve Arabcanın Gramer yapısını öğrenir,

dilerse : Arabcayı ve Arabcanın Gramer yapısını öğrenen,

Kuranı Kerim Ayetlerini ve Hz.Muhammedin Hadislerini Türkceye Tercüme eden ve açıklayan

İlim Sahiplerinin Eserlerini okuyarak, İnceleyerek, yaşayarak anlar ve öğrenir,

Kuranı Kerimin Ayetlerini ve Hz.Muhammedin Hadislerini öğrenmek ve anlamak istemeyen,

Anlayamaz ve öğrenemez.

 

     Türklerin : Arabcayı öğrenmelerindeki gayesi, Kuranı Kerim Ayetlerini ve İslam Dininin Peygamberi

Hz.Muhammedin Hadislerini, En doğru şekilde öğrenmek, anlamak, yaşamak ve öğretmek içindir.

 

     Ahir Zamanda gelecek olan Peygamberin ve Kitabın bilgileri, yani İslam Dininin, Kuranı Kerimin,

Son Peygamber Hz Muhammedin geleceği, Tevratın ve İncilin aslında da mevcuttur,

Yahudi Ruhban Din Adamları Tevratı, Hiristiyan Ruhban Din Adamları, İncili Tahrip ettikleri,

Yok ettikleri ve değiştirdikleri için, Şimdiki Mevcut Tevratta ve İncilde bunlar yoktur, yok edilmiştir,

Yahudiliğin üzerine gelen Hiristiyanlıkta, Yahudilerin Hristiyanlığı reddedip,

Hz. İsa Peygamberi Çarmıha gererek öldürme Vahşiliğine,

Zamanında kendilerine gelen Peygambere ve O Peygamberin,

Geleceğini bildirdiği Ahir Zaman Peygamberinin ve Kitabının İnkarına Türkler girmemiştir.

 

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     FETİH SURESİ AYET 29

“ İncildeki, Tevrattaki ve dahi önceki indirdiğimiz Kitaplarda Vasıflarını Bildirdiğimiz üzere,

Muhammed ( Aleyhisselam,) Mutlakki, Allah Zül Celalin, İslam Dininin Peygamberidir,

  Ey Muhammed, Senden sonra Allah Zül Celale, Sana ve İslam Dinine İman ve İtaat edeceklerde vardır,

  Onlar, Filizini çıkarmış, Gittikce onu Kuvvetlendirerek Kalınlaşmış Gövdesi üzerine dikilmiş bir Ağaca benzer,

  Onları, Allah Zül Celal için Rüküya giderken, Secde ederken, görürsün göreceksin,

Yüzlerinde Secdelerinin izi, Nişanları vardır, Sadece ve Sadece Allah Zül Celalin Lutuf ve Rızasını isterler,

  İnsanlığa Merhametli oldukları gibi, Kendi aralarında da Merhametlidirler,

  Onlar ve Onların Yanında olanlar, Kafirlere karşı Çetin ve kuvvetli olanlardır,

Çetin ve Sadakatli Kuvvetlerinden dolayı, Kafirler Onlarla öfkelenir, Öfkelerindede devam ederler,

Zira Allah Zül Celal, İnanıp, İman edip, Hayırlı ve iyi işler yapanlara,

Büyük bir Mağfiret, Büyük bir Mükafat Vaat etmiştir,” der,     

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     FETİH SURESİ AYET 16

“ Rasulum,  Bedevi Arablara deki, Ey Müslüman Arablar Siz, Savaşcı ve Kuvvetli bir Kavimle tanışacaksınız,

Hatta Onlarla Savaşmaya çağrılacaksınız, ( Lakin Onlar Sizle ) Savaşmadan, Müslüman olacaklardır,

  Şayet Allah Zül Celale İtaatli olusanız, İtaat ederseniz, Allah Size Güzel bir Mükafat verecektir,

Şayet daha önce yaptığınız gibi, daha önce döndüğünüz gibi sözünüzden, ahdinizden dönecek olursanız,

Allah Zül Celal, Sizi Elim bir Azabla cezalandıracaktır,” der, 

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     MAİDE SURESİ AYET 54

“ Ey İslam Dinine İman edenler, Allah Zül Celal Mutlakki, Onların Allahı Sevdiği, Allahında Onları Sevdiği,

İyi, Dürüst, Doğru İnsanlara, İbadetinde olan İnsanlara karşı Yumuşak olan, Merhametli olan,

Hiçbir Kınayıcının Kınamasından korkmayan, Allah Yolunda Cihad edip, Kafirlere, Fasıklara, Anarşistlere,

Teröristlere, Kafirlere karşı Şiddetli ve Onurlu olan, Ümmete, Müslüman Mümin bir Millet getirecektir,  

Allah Zül Celal Mutlak Her şeyi bilendir, Mutlak İhsan sahibi olandır, Dilediğine İhsan edendir,

İşte Bunlar Allahın Sizin üzerinize Lutfudur,” der, 

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     ARAF SURESİ AYET 181

“ Ümmetinin arasında Yarattıklarımızdan Öyle Bir Millet varki,

Onlar Hak olan Yolu gösterirler, Ve Onlar Hak olan yolla Adaleti uygularlar, yerine getirirler,” der,  

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     AALİ İMRAN SURESİ AYET 110

“ Onlarki,  Allah, Rasulune ve Kuranı Kerime İman ederler,

İyiliği emreder ve yaparlar, Kötülükten, Şer ve Çirkef olandan sakınırlar,

  Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı bir Ümmettendirler,

Diğer Ehli Kitâb da inanmış olsaydı kendileri için hayırlı olurdu,

İçlerinde îmân edenler olmakla beraber, çoğu gerçek dinden çıkmış fasıklardır,” der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     FURKAN SURESİ AYET 68

“ Onlar ki, Allah ile beraber başka bir Tanrıya tapmazlar, Allah'ın  haram kıldığı cana haksız yere kıymazlar,

Zina etmezler, Kim de bunları yaparsa, cezasını verirler,”der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     AHZAP SURESİ AYET 23

“ İman edenlerden öyle Erler varki, Allaha verdikleri Sözde ve Amelde, Sadakatle dururlar,

Sözlerini asla sadakatsizlikle değişmezler,” der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     HAC SURESİ AYET 8

“ Onlarki, Verdikleri Sözü, Yaptıkları Ahdi, Anlaşmayı, Sözleşmeyi Tamı Tamına Tutarlar,

Üzerlerindeki ( Ümmet ) Emanetlerini gözetirler, Yerine getirirler,”der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     AALİ İMRAN SURESİ AYET 114 ve 115

“ Onlar ki, Allah'a Rasulune ve Ahiret gününe İman edenlerdir, Marufu, İyiliği emreder, yaparlar,

Kötülükten Şerden alıkoyarlar, Hayırlara koşuşurlar, işte onlar Sâlihlerdendir,”

” Ne hayır yaparlarsa, ondan mahrum bırakılacak değildirler. Ve Allah, Takva Sahiblerini bilendir,”der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     RAAD SURESİ AYET 22

“ Onlar ki, Kötülüğü, iyilik yaparak ortadan kaldırırlar, Kendilerine verdiğimiz Rızıktan,

gizlice ve açıkça infâk ederler, Namazı kılarlar, Allah Zül Celalin Rızasını dileyerek sabrederler,”der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     MÜMİNUN SURESİ AYET 61

“ İşte Onlar, İyiliklere Koşuşurlar, İnsanlara İyilikler yapmak için yarışırlar,”der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     İNSAN SURESİ AYET 8

“ Onlar, yoksula, yetime ve esîre seve seve yemek yedirirler,” der

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     FURKAN SURESİ AYET 72, 73 ve 74

“ Onlar ki, yalan yere Şahitlik ve Şehâdet etmezler,

Boş ve kötü lakırdıya, Konuşmalara rastladıkları zaman, yüz çevirip vakarla geçip giderler, ilgilenmezler,”

“ Onlar ki, Kendilerine Rabbinin Ayetleri hatırlatıldığı vakit, Ayetlere karşı kör ve sağır davranmazlar,”

“ Onlar ki, Rabbimiz, Eşlerimiz ve Çocuklarımız hususunda gözümüzü aydın kıl,

bizi Müttakilere imâm yap diyenlerdir,”der

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     ARAF SURESİ AYET 170

“ Onlar ki, Kitaba ( Kuranı Kerime ) Sımsıkı sarılırlar ve Namazı dosdoğru kılarlar,

Elbette Biz, Kendini Islâh edenlerin mükâfatını zayi' etmeyeceğiz,”der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     FETİH SURESİ AYET 18

“ Andolsun, O Ağacın altında Sana Biat ve İtaat ettikleri Zamanda,

Allah Zül Celalde O Müminlerden Razı olmuştur,

  Andolsunki Onlar, Kalplerinde olanı bilmiş, Allah Zül Celalde Onlara, Kendilerine katından bir güven indirmiştir,

Onları, Pek yakın Bir Fetih ile Mükafatlandırmıştır, ”der

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     FETİH SURESİ AYET 3 4 ve 1

“ Müminlerin Kalplerine İmanlarına İman katsınlar, İmanlarını artırsınlar diye

Üzerlerine Sekinet, Kendilerine Güven indirendir,” “ ve Size, Çok Şerefli bir Muzafferiyetle yardım edecek olandır,”

“ Göklerin ve Yerlerin, Görünen ve Görünmeyen Orduları, Aliym ve Hakiym olan Allah Zül Celalin Ordularıdır,”

“ işte böylece size apaçık bir Fetih İhsan eden Allah Zül Celaldir,” der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     FETİH SURESİ AYET 21

“ Başka Feth edilecek yerlerde vardır, Henüz O Fetihlere Gücünüz yetmemektedir,

Mutlakki, Allah Zül Celalin yardımı onları kuşatmıştır Onlarda Allah Zül Celalin yardımı ile Kuşatır,

Zira Mutlak Kadir olan Allah Zül Celaldir,” der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     FETİH SURESİ AYET 27

“ Andolsun ki Allah Zül Celal, Rasulunün gördüğü Rü'yanın Hak olduğunu tasdik etmiştir,

Bundan başka, Size yakın bir zamanda, bir Fetih daha verecektir, Allah sizin bilmediğinizi bilendir,” der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     SAAF SURESİ AYET 13

“ Seveceğiniz, Sevineceğiniz başka bir şey daha var, Allah katında yardım ve yakın bir Fetih var,

Rasulum Mü'minlere Sen Müjdele,”der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     MAİDE SURESİ AYET 52

“  Umulurki Allah Zül Celal, Kendi Katından Bir Emir getirecek,

İslamın Galibiyeti ile, Size Onların üzerine Bir Fetih ihsan edecek,”der

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     FETİH SURESİ AYET 20

“ Ki, Bunlar Mümin Sizlere İşaret olsun ve Allah Zül Celal Sizleri Doğru yola iletsin,”der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     CAMİUSSAGIR HADİS No 3207

  Sahabeden İbni Bişr (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Kostantiniyye (İstanbul) Mutlak Feth olunacaktır, O’nu Feth eden Kumandan Ne Güzel Kumandandır,

 O’nu Feth eden Ordunun Askeri Ne Güzel Askerdir,” dedi der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     RAMUZ EL HADİS HADİS No C 5 S 478 H 5

  Sahabeden Abr İbni Avf (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Rumlara ait Konstantiniyye Tesbihatla ve Tekbirlle Müslümanlarca Feth edilmedikçe kıyamet kopmaz,” dedi der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     HAC SURESİ AYET 41

“ Onlar Öyle Mümin ve Müslümanlardırki, Namazlarını Kıldıkları için, Zekatlarını Verdikleri için,

İyiliği Güzelliği Yaptıkları ve Yapılması için Teşvik ettiklerinden, Şerli şeyleri, Kötülükleri fenalıkları,

Yok edebildikleri kadar yok etmeye çalıştıkları için, Bütün işlerin Sonu Allah Zül Celale ait olduğu için,

Kendilerini, O Mümin Müslümanları Yeryüzünde İktidar Mevkiine getirdik,

( Devleti Aali ile Müslümanların Halifeliğini verdik )” der,

 

    Allah Zül Celalin,     “ Allah Yolunda Cihad edip, Kafirlere, Fasıklara, Anarşistlere,

Teröristlere, Kafirlere karşı Onurlu ve Şiddetli olan, Müslüman Mümin bir Toplum getirecektir,”

“ Öyle Bir Millet varki, Hak Yolu gösterirler, Hak için Adaleti yerine getirirler,”

“ Emanetlerini gözetirler, Yerine getirirler,” “ Onları Yeryüzünde Aali Devlet, İktidar Mevkiine getirdik,”

 

     Allah Rasulunun,

“ Haya nın 10 da 9 zu Arablara verildi, ” lakin

Farslılar, İranlılar için, “ Hasisliğin 10 da 9 zu Farisilere verildi,”

“ Hiç Kimsenin Hiç Kimseye Üstünlüğü yoktur ifadesine karşılık,”

  Türkler için,              “ Hıfzın 10 da 9 zu Türke veridi,”  İfadeleri, Bir Üstünlük bildirimi, yada bir tezat değil,

Vasıflarına göre Bir Niteleme ve Görevlendirmedir,

 

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     HAÇ SURESİ AYET 40

“ Allah Zül Celal, Dinine yardım edenlere elbette yardım edecektir, Mutlakki Allah Zül Celal Kavi'dir, Aziz'dir,” der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     MUHAMMED SURESİ AYET 7

“ Ey İman edenler, Şayet Siz Allahın Dinine Yardım ederseniz, Allah Zül Celalde Size Yardım eder, ”der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     FETİH SURESİ AYET 9

“ Allah Zül Celale, Rasulune İman ve İtaat edesiniz, Allah Zül Celale ve Rasulune Yardım edesiniz,”der

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     RUUM SURESİ AYET 47

“ Zira Mü'minlere yardım etmek üstümüze bir Haktır,”der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     AHZAP SURESİ AYET 9

“ Ey İman Edenler, Allahın Üzerinizdeki Niymetini Hatırlayın, Hani üzerinize Yedi düvel ordular gelmiştide,

Biz onların üzerine, Rüzgarlar gibi, Sizin görmediğiniz Ordular gönderdik, ( Size Yardım ettik )

Zira Allah Zül Celal Neyle Nasıl Mücadele etmekte olduğunuzu gören ve bilendir,” der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     RAMUZ EL HADİS HADİS No C 5 S 477 H 8

  Sahabeden Ebu Said (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Benim Ehli Beytimden bir adam yer yüzüne hakim olmadıkça kıyamet kopmaz,

Onun alnı açıktır, Kemer burunludur, O yer yüzünün daha evvel zulümle doldurulduğu gibi,

dünyayı adaletle doldurur, İdaresi yedi sene sürecektir,” dedi der,

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     RAMUZ EL HADİS HADİS No C 1 S 48 H 1

  Sahabeden Sevban (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Horasan ( Türkleri ) Cihetinden gelen Siyah Sancaklar gördüğünüzde onlara katılın.

Zira onların içinde Allah'ın halifesi Mehdi (a.s.) vardır.” dedi der

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     RAMUZ EL HADİS HADİS No C 5 S 451 H 2

  Sahabeden Şuayb (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Bu Ümmetin Evveli Yakîn Zühd ile Felah buldu,

Lakin, Bu Ümmetin Ahiri de Hasislik ve Tûlü Emelle Helak olacaktır, ”dedi der,
 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     RAMUZ EL HADİS HADİS No C 4 S 334 H 10

  Sahabeden Muhammed İbni Müslim (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

Kibir, ( Kendini ırkını üstün görme, Kendi Irkından başkasına yaşam hakkı tanımama, Allahı Tanımama,

On Kısma ayrıldı. Dokuzunu Rumlar, ( Yahudi ve Hristiyanlar ) aldı, Birini diğer insanlar aldı, Bu Onlara verildi,

  Cömertlik, On Kısma ayrıldı. Dokuzunu Sudanlılar aldı, Birini diğer insanlar aldı, Bu Onlara verildi,

  Haya, On Kısma ayrıldı, Dokuzunu Arablar aldı, Birini diğer insanlar aldı, Bu Onlara verildi,

  Hasislik, ( Ümmet içi Lizalaşma, Hizipcilik,Ümmetle ayrışma, Ümmetle çarpışma, vb.)

On Kısma ayrıldı. Dokuzunu Faris ler, ( İranlılar ) aldı, Birini diğer insanlar aldı, Bu Onlara verildi,

  Hıfz da ( İslamın Muhafazası, İslam Ümmetinin, Askeri Muhafızlığı ve İdaresi ) On Kısma ayrıldı,

Dokuzunu Türkler aldı, Birini diğer insanlar aldı, Bu Onlara verildi, ”dedi der,
 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     RAMUZ EL HADİS HADİS No C 5 S 477 H 2

  Sahabeden Ebu Hureyre (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Onlar ( Türkler ) Küçük Gözlü, Basık Burunlu, Kırmızı Meşin Yüzlü, Keçe Ayakkabılıdır, 

Ehli ve malı dahil, her ne pahasına olursa olsun Beni görmek isteyenlerdir, ( Onlar ) Müslümanlardandır,

( Onların Hepsi bir değildir, İman ve İtaat etmeyenleride vardır )

Güya Müslüman Arablar, Türklerle Mukatele ( Savaş ) etmedikce Kıyamet kopmayacaktır, ” dedi der,

 

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     AALİ İMRAN SURESİ AYET 113

“ Allah Zül Celalin, İman etmiş olmalarını ve ibadetlerini kabul etmiş olması Yönü ile Kitap Ehlinin Hepsi,

Yahudiler, Hiristiyanlar ve Müslümanlar Müsavi değildir, bir değildir, Yani aynı ve Eşit değildir,

Zira Kitap Ehlinden, İman etmiş olmaları ve ibadetlerinin kabul edilecek olması yönünden,

İstikamet üzere olan, Doğruluk ve Hakikat üzere olan, Sadece ve Sadece tek Ümmet vardır,

  O Ümmetki, Gecenin bir vaktinde Allahın Ayetlerini okuyarak, Secdeye kapanan Ümmettir,

Onlardan Salih olanlar, Sadece,  Allah'ın Ayetlerini okuyup yaşayan, Geceleri Secdeye varan Topluluklardır,

yani Müslümanlardır,” der, 

 

     TÜRKLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN ve SONRASI     MÜMİN SURESİ AYET 58

“ Hakikate Kör gelenlerle, İnkarları ile Çirkefliklerine devam edenlerle, İman edip Salih Ameller işleyenler,

Bir değildir, Müsavi değildir, Eşit değildir,” der,

 

     Allah Zül Celalin Öyle Bir Ümmet vardırki, Hak yolu gösterirler, Adaleti yerine getirirler,

Savaşcı ve Kuvvetli bir kavimdir, Onların Allahı Sevdiği, Allahında Onları Sevdiği, İyi, Dürüst olan,

İnsanlara karşı Merhametli olan, Hiçbir Kınayıcının Kınamasından korkmayan Kavimdir, Hepsi bir değildir dediği,  

İslam Dinine Kavuştuktan ve dahi İslam Dinine girdikten sonra İslam Dininin Sancaktarı olan,

Göktürkler, Babürler, İlhanlılar, Gazneliler, Artuklular, Timur Devleti, Selçuklu ve

Osmanlı Devleti ile İslam Ülkelerinin Hilafeti olan, Osmanlı devamı Türkiye Cumhuriyeti olan

Oğuz Boyu Türkleridir,  Ayet ve Hadislerde Sayılan vasıflar diğer Milletlerde ve diğer Türk Boylarında yoktur,

     Hun Türkleri Macarlar, Gagavus Türkleri, Moğol Türkleri,

Tatar Türkleri gibi Boylar dan Ferdi olarak, kişisel olarak İslama geçenler haricinde, Müslüman değillerdir,

     Yecüc ve Mecüc Kavmi, Dünya Tarihine İnsanlık Vahşetleri, Vahşilikleri ile geçen

ve dahi Müslüman olmayan Moğol Türkleri ile Çinlilerdir,

     Yukarıda yazdığım, Allah Zül Celalin Ayetleri ve Allah Rasulunun Sözleri,

Kronolojik Tarih ile Kendi Kendini İspat etmiş değilmidir ? 

 

     TÜRK' ler, İslam Dininin gelmesinden ve İslam Dinini tanımazdan öncede,

İslam Dinini inceleyip kabul ettikten sonrada, Medeniyetlerini ve Devlet Rejimlerini Tüm Dünyaya ve Tarihe,

Tarihsel olarak İspat etmiştir, Devlet olmak, Devlet kurmak, Devleti yönetmek, Medeni olmak ve

İslam Dininin Sosyal Yaşam biçimi Türklüğün esasında vardır, Türk İnsanı, İslam Dini ile Özdeştir.

Bu Tarihi gerçekler, Türklerin, İslam Dinini kabul etmesinin ve O tarihten sonrada

İslamın Sancaktarı bir Millet olması, bir tesadüf olmadığını ispat etmektedir.

 

     Yukarıdaki Ayetler, Türkler Müslümanlıkla tanışmadan yaklaşık 200 sene önce inmiştir,

Allah Rasulu bu Sözlerini Hadislerini söylemiştir, Kuranı Kerimin indiği Allah Rasulunun bu sözleri söylediği

zamandan günümüze tarihsel olarak bakarsanız Ayetlerin ve Allah Rasulunun Sözlerinin Muhatabiyetini anlarsınız,

Zira Türkler Müslümanlıkla Tanıştıktan sonra İslamın Sancaktarı olmuşlardır ve halende devam etmektedir,

 

 

     YAHUDİ VE HRİSTİYANA DOST,  MÜSLÜMANA DÜŞMAN ARAPLAR                   TEVBE SURESİ AYET 97 ve 98

“ Bedevi Arablardan öyleleri vardırki, Nifak çıkarmak, Nifağa oyuncak olmakta daha Beterdirler,”

“ Allah Zül Celalin İndirdiği Hükümlerin, Hükmiyetlerin Sınırlarını Bilmemeye,

Anlamamaya, Bozmaya, Uymamaya daha yatkındırlar,”

“ Bedevi Arablardan Kimileride vardırki, Sizin Başınıza Belalar gelmesini beklerler,

Sizin Başınıza Bela olurlar, Allah Zül Celal Mutlak İşiten ve Bilendir,”der,

 

     YAHUDİ VE HRİSTİYANA DOST,  MÜSLÜMANA DÜŞMAN ARAPLAR                   TEVBE SURESİ AYET 101

“ Bedevi Arablardan, Bedevi Arap Halkından, Münafıklarda vardır, Münafıklıkta ısrar edenler vardır,

Medine Halkından da Nifak üzere olanlar Nifak üzere diretenler vardır, Münafıklıkta ısrar edenler vardır,

Çoğunu Siz Bilmezsiniz, Biz Biliriz,” der,

 

     YAHUDİ VE HRİSTİYANA DOST,  MÜSLÜMANA DÜŞMAN ARAPLAR                   HUCCURAT SURESİ AYET 14

“ Bedevi Araplardan öyleleri vardıki, Biz İnanmış, İman etmiş Kimseleriz derler,

Siz, Kalplerinize İnanmayı ve İman etmeyi, İnanmış ve İman etmiş olmakla Hareket etmeyi Kalplerinize

Yerleştirmediğiniz için, Siz İman etmiş olmuyorsunuz,

  Ne Zamanki Hakikaten, Allah Zül Celalin, Rasulunün Emirleri Hükmiyetine İtaat ve Riayet ederseniz,

İşte O zaman İnanmış, İman etmiş ve Allah Zül Celale ve Rasulune Teslim olmuş olursunuz,” der,

 

     YAHUDİ VE HRİSTİYANA DOST,  MÜSLÜMANA DÜŞMAN ARAPLAR                   HUCCURAT SURESİ AYET 17

“ Onlar, Bedevi Araplar, İslama girdikleri için, Sana Minnet ediyorlar,

Rasulum Bedevi Araplara, Müslümanlığınızı Benim Başıma Kakmayın de,”der,

 

 

    MÜSLÜMAN SEVGİSİ, SAYGISI, HOŞGÖRÜSÜ, DOSTLUĞU                     TEVBE SURESİ AYET 99 ve 100

“ Bedevi Arablardan Öyleleride vardırki, Allaha ve Ahiret Gününe İman eden, Harcadıkları ile,

Allah katında Yakınlığa ve, Hz Peygamberin Duasını almaya vesile sayarlar,

Ağah olunuzki, Gerçektende bu onlar için Allah Katında bir Yakınlıktır,

Allah Zül Celal Onları Rahmeti içine alacaktır, Allah Zül Celal Mutlak Gafur ve Rahmet sahibi olandır,”   

“ Allah Zül Celal ve Allah Rasulune, önde ve en ileri gelenlerden, Mekkeli Muhacirlerden, Medineli Ensârdan,

Daha sonrada ihsan ile onlara, Mekkeli Muhacirlere, Medineli Ensara uyanlardan,

Onlar gibi Birbirine İslam Kardeşi olanlardan,  Allah razı olmuştur, Onlar da Allah'tan hoşnuddurlar,

Allah Zül Celal Onlara altından ırmaklar akan Cennetler hazırlamıştır, Orada ebedî kalıcıdırlar,

İşte budur Nihai Huzurunuz ve Mutluluğunuzdur,” der
 

     MÜSLÜMAN SEVGİSİ, SAYGISI, HOŞGÖRÜSÜ, DOSTLUĞU                    HUCCURAT SURESİ  AYET 10

“ Mutlak ve Muhakkakki, Bütün Müminler, Müslümanlar birbirinin Din Kardeşidir, Dostudur,

Allaha İman eden, Hizipcilik ve ayrımcılık çıkarmayan, Allahın ve Rasulunun Bildirdiği,

gösterdiği ve Öğrettiği şekilde İbadetlerini yapan Müslümanlar Birbirinin İman Kardeşidir,

Kardeşlerinizin arasını, Hizipcilik, ayrımcılık çıkarmadan Sevgi, Saygı ve Hoşgörü temelinde düzeltin,

O Halde Kardeşlerinizin arasını Bozmayın, Düzeltin, Düzeltici olunki, Allah Zül Celal Size Rahmet Etsin, “ der, 

 

     MÜSLÜMAN SEVGİSİ, SAYGISI, HOŞGÖRÜSÜ, DOSTLUĞU                    YUNUS SURESİ AYET 62

“ Onlarki, Aynı Kavimden, Aynı Sülaleden Akraba olmadıkları halde,

Sadece Allah için, Birbirini Sevenlerdir,” der,

 

     MÜSLÜMAN SEVGİSİ, SAYGISI, HOŞGÖRÜSÜ, DOSTLUĞU                    AALİ İMRAN SURESİ AYET 119

“ işte siz, öyle kimselersiniz ki, onlar ( Güya Müslüman Araplar ) sizi sevmezken, siz onları seversiniz,

Yalnız başlarına kaldıkları vakit de, size karşı öfkeden parmaklarım ısırırlar,

De ki: Öfkenizden ölün ! Gerçekten Allah göğüslerin özünü bilendir,” der
 

     MÜSLÜMAN SEVGİSİ, SAYGISI, HOŞGÖRÜSÜ, DOSTLUĞU                    RAMUZ EL HADİS No C 3 S 222 H 3

  Sahabeden Enes (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Allaha ve Rasulune İman ve İtaat eden, ve Müslümanlara Dost olan Arablar, Yeryüzüne Nur olur,

  Allaha ve Rasulune İtaatsizlikle, Güya Müslüman olan Arablar,

Müslümanlardan başkalarını, Yahudileri ve Hiristiyanları Dost edinmekle,

Müslümanlara Düşman olmakla, Kendi aralarında birbirlerine düşman olmakla,

Arabların Fanileşmesi, Kötüleşmesi Çirkefleşmesi Zulmettir, Nuru gider, Yeryüzüne Zulmet gelir,

Zulmet, Zulümlar Yeryüzüne ve Arabların başına çöküp Hakim olacaktır,” dedi der,  

 

     MÜSLÜMAN SEVGİSİ, SAYGISI, HOŞGÖRÜSÜ, DOSTLUĞU                    TABARANİ HADİS No 483

  Sahabeden Enes Bin Malik  (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

” Nefsim kudretinde olan Allah'a yemin ederim ki, Kendiniz için sevdiğinizi, Din kardeşiniz için de sevmedikçe,

iman etmiş olamazsınız, Kendin için Sevdiğin fayda gördüğün bir şeyi, İnsanlar içinde Sevmek,

Kendin için Sevmediğin, Uzaklaştığın, Zarar gördüğün bir şeyi, başkaları içinde hoş görmemen,

Allaha, Rasulune ve Kuranı Kerime olan İmanınızın, İnancınızın Temel şartındandır “ dedi der,

 

     MÜSLÜMAN SEVGİSİ, SAYGISI, HOŞGÖRÜSÜ, DOSTLUĞU                    MÜNZİRİ HADİS No C/6 S/23 H 4

  Sahabeden Ebu Hureyre (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Kim Allaha, Rasulune ve Kuranı Kerime olan İmanın, İnancın, Zevkini, Halvetini,

Tadını alarak ferahlamak isterse, Müslüman kimseleri Sadece Allah Rızası için sevsin “ dedi der,

 

     MÜSLÜMAN SEVGİSİ, SAYGISI, HOŞGÖRÜSÜ, DOSTLUĞU                    MÜNZİRİ HADİS No C/6 S/25 H 6

  Sahabeden Abdullah Bin Mesud (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Allaha, Rasulune ve Kuranı Kerime, İslam Dinine İmanın, İnancın Tam olması, Kamil olması için,

Sevdiği Kimseyi, Ondan menfaat gördüğü için değil, Allah Rızası için sevendir, “ dedi der,

 

     MÜSLÜMAN SEVGİSİ, SAYGISI, HOŞGÖRÜSÜ, DOSTLUĞU                   AHMED BİN HAMBEL ZÜHD H No 2051

  Sahabeden Mesruk (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Allah Zül Celale olan sevginiz, Allah Zül Celali Sevenide Sevmekle olur, “ dedi der,

 

     MÜSLÜMAN SEVGİSİ, SAYGISI, HOŞGÖRÜSÜ, DOSTLUĞU                    MÜSLİM HADİS No 54

  Sahabeden Ebu Hüreyre (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,“Allah Zül Cela Adıyla

Yemin ederimki, Birbirinizi Sevmeden Gerçek Mümin olamazsınız, Birbirinizi Allah için Sevmedikce,

Tam olarak İman etmiş olamazsınız, İman etmemiş olanlar ise, Cennete giremez, “ dedi der,

 

     MÜSLÜMAN SEVGİSİ, SAYGISI, HOŞGÖRÜSÜ, DOSTLUĞU                    ZUHRUF SURESİ AYET 3

“ Üzerinde Düşünüp anlayasınız diye Kuranı Kerimi Size Arabca Lisanla indirdik “ der,

 

     MÜSLÜMAN SEVGİSİ, SAYGISI, HOŞGÖRÜSÜ, DOSTLUĞU                    RAAD SURESİ AYET 37

“ Kuranı Kerimi, Arabca bir Lisan ile Sizlere Hükümler verecek Bir Kitab Bir İlimler olarak indirdik,

Bu İlimlerden, Bu Hükümlerden Sonra, Keyfiyetlerine uyarsan,

artık Seni Koruyucu ve Kurtarıcı Bir İlim ve Hüküm yoktur, “ der,

 

     MÜSLÜMAN SEVGİSİ, SAYGISI, HOŞGÖRÜSÜ, DOSTLUĞU                    CAMİUSSAGIR HADİS No 140

  Sahabeden İbni Abbas (ra) anlatıyor, Allah Rasulu Sallallahu Aleyhi ve Sellem,

“ Ben Arap olduğum için, Bana İndirilen Kuranı Kerim Arapca Lisanda olduğu için,

Cennette Arapca Lisan ile Konuşulacağı için, Arabca Lisanı Seviniz,

Müslüman Arablarada Sevgi ile Bakın, “ dedi der,

 

     Allah Zül Celali ve Allah Rasulunu, Layıkı ile Sevmek ve İman etmek,

Allah Zül Celalin ve Allah Rasulunun, Gerek, İbadetleriniz konusunda gereksede Sosyal yaşamınızda

yapın dediklerini yapmak, yapmayın dediklerini yapmamakla olur başka şekilde olmaz,

 

     Yani Allahın Dostu olanlar, Allahla, Peygamberle, Kuranla, Din ile hiçbir alakası olmayanlar ve 

yaygın bir şekilde “ Benim Kalbim Temiz diyenler fakat hiçbir halleri ile Allahı hatırlatmayanlar değildir,

     Ata Sözlerimizdeki İfadesi ile “ Bana Arkadaşını söyle, Sana Kim olduğunu söyleyeyim “

 

     “ Ey Allahın Rasulu, Rasulum,

       Allah Zül Celal Ayetlerinde, Sen Sözünde ve Sünnetinde, Müslüman Müslümanın Kardeşidir,

Müslüman Hain olmayan ve Hıyanet etmeyendir” dediğin halde,

Senden ve Sahabei Kiram dan Sonraki Arablar, Döneklikleri ile, Hainlikleri ve Hıyanetleri ile

Müslümanların Halifesi olan, Hz Ebu Bekiri, Hz Ömeri, Hz Osmanı Hz. Aliyi, Katlettiler,

Benden bir Parçadırlar dediğin Ehli Beytin, Hz Hasanı, Hz Hüseyini, Katlettiler,

Döneklikleri ile, Hainlikleri ve Hıyanetleri ile, Hz Hüseyinin, Yezid tarafından Kufede, Irakta Katledilmesine

Irakta Başının Kesilip Şama götürülmesine sebeb oldular, Sonrada Hz Hüseyinin Başının Meftun olduğu yere

Şam Büyük Emevi Camiini inşa ettiler,  Bir Kabride Kufede yani Irakta,

Sonrada Sahabelerinine Zulmettiler, Sahabilerini Katlettiler, Mezarlarını yıkıp Yok ettiler,

Emeviler ve Abbasiler, İmamı Azama, İmam Şafiye, İmam Ahmet Bin Hambele, İmam Malike,

Nice İslam Müctehidi Alimlere Zulmettiler,

     O Zamandan bu güne kadar, Heralde Bu Günden sonrada Kendi Kendilerine Döneklikleri ile,

Hainlikleri ve Hıyanetleri ile, Kendi Kendilerini Hain ve Hıyanette olan Milletler olarak İspat ettiler,

Zira O Kerbela Tarihinden Sonra, Kerbela Toprağı olan Irakın, Kerbela Toprağı olan Suriyenin,

Ne Adamı Adam gibi oldu, Nede Toprağı Huzurlu bir Toprak oldu, Olmadı ve olmayacak gibide görünmektedir, 

Zira Kerbelayı Lanetullah Yezid ve Emevi Soyu Arablar Kendileri yaptı,

Şimdide Yine Aynen Yezid Soyu Esad, Suriyede aynen devam etmekte,

ve Benim Devletim Oradan Muhacir olup gelen Arapları himaye etmekte,

 

     “ Ey Allahın Rasulu, Rasulum,

     Allah Zül Celal Ayetlerinde, Sen Sözünde ve Sünnetinde, Müslüman Müslümanın Kardeşidir,

Müslüman Hain olmayan ve Hıyanet etmeyendir” dediğin halde, Ecdadım ve Ben Her Konusu geldiğinde

Müslüman Araplara Kardeşlerim diye hitap ederken, Onların Hiç Birinde Bize Karşı Kardeşlerim ifadesini duymadık,

 

     Yahudiler ve Hristiyanlar Birlik olup, Müslümanlar üzerine Haçlı Savaşlarını devam ettirirken,

Bu Günkü Güya Müslüman Araplar, Döneklikleri hainlikleri ve hıyanetleri ile Müslümanların değil,

Kendilerinin değil, Haçlıların Tarafında oldular ve olmayada devam ettiler, etmekteler, 

 

     Allah ve Rasulunun Sözlerini İspatı olan en son hainlikleri ve hıyanetleri, İşte Filistinin durumudur,

Filistinliler Arab Kavminden olduğu halde, Filistinliler Müslüman olduğu halde,

Güya Müslüman olan, Güya Arab Kavminden olan Diğer Arap Milletler, Saudi Arabistan, Mısır,

Birleşik Arap Emirlikleri, Küveyt, Irak, Arabları Yahudileri Hiristiyanları Dost edindiler, 

Mescidi Aksayı Yahudilere teslim ettiler,

O Yahudiler ve Hristiyanlarla birlikte Filistinli Arabları Katlettiler, Katletmekteler,

 

     Yahudilerin Ecdadım Sultan Abdülhamid den, Osmanlının Tüm Borçlarına ve dahi borçları kadarda

para vermeleri karşılığında, Filistin Topraklarında bir yer vermesini istediklerinde,

Sultan Abdül Hamid, Sizin bu isteğiniz Tahtıma, Osmanlı Saltanatınada mal olsa,

Ecdadımın İmanıyla cihad ederek, Kanlarına Mal olan Toprakları Hiçbir şekilde Para ile Kimseye satmam diyerek

saraydan kovduğu Yahudilere, Bir Karış Filistin Toprağı vermediği Yahudilere, Sultan Abdülhamitten sonra,

Şimdiki Filistinlilerin Dedeleri, hainlikleri ve hıyanetleri ile Filistin Topraklarını Yahudilere Parça parça sattılar,

Torunlarını Bu günkü Yahudilerin katletmesin, hazırladılar, sebep oldular, 

Yahudiler böylelikle oraya yerleşti, daha sonra 1947 Arab İsrail Savaşı ile Yahudiler dahada toprak ele geçirip,

İsrail Devletini kurdular, O tarihten bu yanada zulumler arttıkca arttı, hiç eksik olmadı,

1947 den bu yanada Filistin topraklarını gasp etmeye devam ettiler ve Filistinlilere

kuş konacağı kadar bir yer bırakmadılar, 

 

     Hicaz Bölgesinin, Mekkenin ve Medinenin bir Zaman Hadimi ve Hizmetkarı olan Ecdadım Osmanlıyı,

Kendilerini korumuş, kollamış, Himaye etmiş Hadimi ve Hizmetkarı olmuş Ecdadım Osmanlıyı,

Libya ve Mısır Arabları Trablusgarbta, Suriye Arabları Suriyede, Galiçyada, Filistin Arabları Filistinde,

Irak ve Kerbela Arabları, Irakta, Kuttul Ammarede, Yemen Arabları Yemende,

Saudi Arabları, Arabistan ve Hicaz bölgesinde, Döneklikleri ile, Hainlikleri ve Hıyanetleri ile

İngiliz, Fransız Casusları ile beraber, arkadan vurdular, Osmanlı Devletini Çökerttiler,

Bunu şimdiki İngilizler, “ Arabistanlı Lavrens ”  diyerek film yaptılar,

Güya Müslüman Arabların, Saudi Dedelerinin Osmanlıyı Nasıl arkadan vurduklarını ispatladılar,

şimdi ise O Ülkeler Yönetimleri, İngiliz, Amerikan ve Fransız Eyaleti gibi hareket etmekte,

onların emirleri ile yönetilmekte, hiçbirinin Yönetimi, Türklere hiç sevgi ile bakmamakta,

değil sevgi ile bakmayı, Zorluklar meşakkatler çıkarmakta,

Devletler arası anlaşmalarında İngiliz ve Amerikan tarafında durup, Türkler aleyhinde hareket etmekteler,

Biz Müslüman Türklere Düşmanlık etmekteler,

 

     Müslüman Arablar, Amerikayı, İngilizleri, Fransızları, Yahudileri Dost edindiler,

Dost edindikleri için Arablar, Yahudileşti, Müslüman Türkleri Yemende, Trablusgarbda, Çanakkalede,

Kuttul Emarede, İstiklal Harbinde, Arkadan vurdular, bugünde aynı şekilde devam etmekteler,  

     Ecdadım Osmanlı onlara, Türkce lisanı öğrenmeyi bile zorunlu kılmamıştı,

Ecdadımı arkadan vuran O Araplar, Bugün Bülbül gibi İngilizce ve Fransızca öğrenip ve konuşmakta, 

     Ve Dahi Ne Acıdırki, İçler Acısı bir Durumdalarki, Müslüman Milletlerden olan Müslümanlar,

Kendi Müslüman Lisanları ile değilde Dünyanın En Büyük Sömürge Lisanı olan İngilizce ile Bir biri ile konuşabiliyor,

Kendi Paraları ile değilde, Dünyanın en büyük Sömürge Parası ile Alışveriş yapıyorlar,

Sömürülmekte olduklarının, Birbirine Düşman edildiklerinden,

Sömürge olmak Arapların Genlerine kadar sokulmuş, bunun farkında dahi değiller,

Onun içinde Sefillikten kurtulamıyorlar,  

     Ecdadım Osmanlının, Gerek Suriye, Gerek Irak, Gerek Saudi arabistan,

Gerek Yemen halkından, Kendi Ordusuna Asker almadığını Asker yapmadığının nedenini şimdi anlıyorum,     

 

     Allah Rasulunun Siyah Bayraklılar diye bildirdiği Fitne Fucur Terör gurubu, bu gün günümüzde gerçekleşmiş olup

Işıd, Deaş olarak bilinen güya İslamcı olan Lakin aslında, Siyonist İsrail Yahudisinin, İngilizin ve Amerikanın

Tezgahladığı bir fitne Bir Terör olduğu aşikardır,

     Güya Müslüman Arap Devletleride, Bunlarla, Siyonist İsrail Yahudisi ile, İngiliz ile ve Amerika ile Kanka,

Dost oldukları aşikardır, Müslüman Türklere Düşman oldukları Aşikardır,  

 

     İngiliz ve Amerikan siyasetiyle, Tunustaki, Cezayirdeki, Mısırdaki, Lübnan daki, Suriyedeki, Ürdündeki, Iraktaki,

Yemendeki, Saudi Arabistandaki, yani kısaca Bu günkü Arap Devletleri Yönetimlerinin,

O Müslüman Arapların, Allah Zül Celalin Ayetleriyle, Senin Sözlerinle, Senin Söylediklerinle, Senin Sünnetinle,

Senin Ehli Beytinle, Senin Sahabelerinle hiçbir alakaları yok ve dahi olmadığı gibi,

     Kendilerine güvenmediğim halde, ben yinede Allah Zül Celalin Emri ve Senin Emrin üzere

Senden sonraki ve şimdiki Güya Müslüman Arablara, Kendimi Çok ama Çok Zorlayarak,

Sevgi ile bakmaya gayret ediyorum, 

 

     İslam Dininde İman ve İbadet, yapılıp geçilen bir memuriyet değildir,

İslam Dini : Herkesin kendi vicdanına göre kendine uydurduğu ve Vicdanlara hapsedilen bir Din değildir,

İslam Dininin hiçbir hükmü, Accık ucundan tutulacak bir oyuncak değildir,

 

     İslam Dinine İman Etmek ve İslam Dininin İbadetlerini yerine getirebilmek konusunda bu Kadar hassas,

açık ve net, Ayet ve Hadislere rağmen, başkaca ifadelerle, Falanca söyledi, filanca yaptı, Ben yaptım oldu,

Mantığıyla devam ederek, Müslüman olduğunuzu, İbadetlerinizin kabul edildiğini,

başkalarına yada bana, ispat etmeye çalışarak kendinizi kandırmayın,

     Sizin Müslüman olduğunuza dair, İmanınızı kabul edecek olan, İbadetlerinizi kabul edecek olan,

başkası yada ben değilim, Müslüman olduğunuzu, yani İslam Dinine İmanınızı ve İbadetlerinizi,

Cenabı Hak olan Allah Zül Celale ve Habibi ve Peygamberi Hz Muhammed Aleyhisselama

kabul ettirmekle yükümlüsünüz.

 

     Yukarıdaki Ayet ve Hadisler, Kuranı Kerim Ayetleri ve İslam Dininin Peygamberi

Hz. Ahmet, Mahmud, Muhammed, Mustafanın Sözleri, Hadisleri, Sünnetleri Şeriat Kanunudur, 

Yazımın Başından Sonuna Kadar olan, Bu Ayet ve Hadisler ŞERİATI TANIMLAMAKTADIR, 

 

     Yukarıdaki Ayet ve Hadisler, İslam Dinine, İmanınızın ve İbadetlerinin Hükümlerini ve Şekillerini açıklayan,

İmanınızın ve İbadetlerinizin nasıl olması gerektiğini açık ve net bir şekilde bildiren,

İslam Dininin Temel İbadetlerini ve Nasıl ve Ne zaman yapılacağını belirleyen,

Gayet Açık ve net ve anlaşılır olarak, Şeriatın Maddi ve Manevi İbadet Kanunlarıdır, 

Hesap Gününde, Mahşerde karşılaşacağınız, Sorulacak olan Hesap budur,

 

     Kuranı Kerim Ayetleri ve İslam Dininin Peygamberi Hz. Ahmet, Mahmud, Muhammed, Mustafanın Sözleri,

Hadisleri, Sünnetleri Şeriat Kanunudur,  Yazımın Başından Sonuna Kadar olan, Bu Ayet ve Hadisler

ŞERİATI TANIMLAMAKTADIR,  Yukarıdaki Ayet ve Hadisler, Sosyal ve Manevi Şeriat Kanunudur,

 

     Temel Hak ve Hürriyet, Sosyal Hukuk ve Sosyal Adalet içeren,

Toplum Vicdanını Rahatlatıcı olan Bütün Kanunlar : ŞERİAT YASASIDIR,

Hak, Adalet ve Sosyal Hukuk üzere olan Tüm Yasa ve Kanunlar, Şeriat Yasası ve Kanunudur,

Temel Hak ve Hürriyet, Sosyal Hukuk ve Sosyal Adalet içermeyen Yasalar zaten Yasa değildir,

 

     Hiç bir İnsan olamazki, Şayet İslam Dininin, Şeriatın Kendisine verdiği hükümleri,

Kendi Nefsinde tatbik ederek yaşasında, Mahkemeye bir davası düşsün !!!,

Her İnsan İstesede istemesede, Anlasada, Anlamak istemesede, kabul etsede, kabul etmesede,

ancak ve ancak Şeriat Kanunları Hükmünde yaşar,

İnsanın Dünyaya gelişinden, gidişine kadar Her şey Şeriat Kanununa Tabidir,

 

     Baharda Yaprak açan ve Canlı Kalarak Sonbaharda yaprağını döken ve Sonraki Baharda yeniden

Yaprak açan Ağacın, bu çizelgesi Şeriat Kanunudur,

     Siz, Keyfiyetinize göre, İstediğiniz zaman, İstediğiniz yere, İstediğiniz kadar,

Yağmur yağdırabilme Kanunu yapabilirmisiniz ? Ağaca Kışın Yaprak açtırması ve Canlı kalarak

Yazın Yaprağını dökmesi, Sonra Kışın yeniden Yaprak açması Kanununu yapabilirmisiniz ?

 

     Akla, Mantığa, Bilime aykırı bir tek Ayet yada Hadis yoktur,

Şu Ayet yada hadis Akla ve Mantığa aykırı diyorsanız, O Konuda sizin Aklınız yada Mantığınız tıkalıdır,

O konuda Aklınızı ve Mantığınızı açmanız lazım, İşine gelmeyen, İşine gelmeyen şeyi anlamak istemez,

Anlamaz İşinize gelmeyen, Ayet ve Hadislere, Akla ve Mantığa Aykırı demek,

bunu Söyleyenlerin ve Tastik edenlerin Sapıklığı ve Sapıtmışlığıdır.   

Kendini Akıllı ve Aydın zannedenler ! Bazı şeyleri anlamanız için Size, “ Kıral Çıplak “ diyen bir Çocukmu lazım ?

 

     Ben Müslümanım, fakat Şeriata karşıyım, demek, Şeriata karşı olmak, Şeriatı kendi hayatından dışlamak,

İnsan Sevgisini, Saygısını, Hoşgörüsünü ve Dostluğunu, istemiyorum demektir,

     Müslüman olduğunu söyleyen ve kendincede İbadetlerini yerine getirmeye çalışan O İnsan,

Yaptığı İbadetlerin Şeklini ve Zamanını belirten Kanunun, Hangi Kanun olduğunu zannediyor ?

“ Ben Müslümanım, Fakat Şeriata karşıyım “ ifadesinden, daha Ahmakca bir ifade bulabilirmisiniz ?

     Her İnsanın bu andan itibaren kendi kendine sorması ve cevaplandırması gereken bir soru ?

“ Ben Ne istiyorum ? Şeriat, Bana Ne veriyor ? Benden bir Şeyler alıyor veya Mahrum bırakıyormu ?

 

ŞERİAT, SADECE DİNİ İBADETLER İÇİN DEĞİL,

İNSAN TOPLULUKLARI İÇİN YÖNETİM, SOSYAL HUKUK ve SOSYAL ADALET SİSTEMİDİR,

 

1983 İstanbul Eyüp İmam Hatip Lisesi Mezunu

1987 Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi Mezunu

İslam Mektebi Öğrencisi

S.M.Müşavir  a.aziz Kocaoğlan

Eleştirinizi ve Müzakerenizi yazın, Mail: azizkocaoglan@hotmail.com

GAZİANTEP  /  TURKEY

 

 


 
Copyright © Tüm Hakları Saklıdır www.ilmihalim.com
Hazırlayan FERHAT'IN ŞİRİNİ
 
Tasarım Ve Kodlama  Es Yazılım Bilişim